Güncel

Güncel | “Direnişimiz kartopu misali büyüyor”

Sağlık durumu ciddileşse de Leyla Güven her fırsatta talepleri karşılanıncaya dek eylemini sürdüreceğini tekrarlıyor ve “eylemin başarısını halk ile kutlamak istiyorum” diyor.

Tutuklu olduğu Diyarbakır Hapishanesi’nde 8 Kasım’dan bu yana açlık grevinde olan HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven, yurtdışı çıkış yasağı konularak tahliye edilmişti.

Aylardır hapishanede sürdürdüğü direnişini tahliyesinin ardından evinde sürdüreceğini açıklamasından sonra direnişinin 103.gününde sürüyor.

Leyla Güven’in tahliyesinden kısa bir süre önce devlet; Abdullah Öcalan’ın kardeşiyle 15 dakikalık kısa bir görüşme yapmasına izin vermişti.

Bu görüşmenin ardından Leyla Güven’in eylemini sonlandıracağı beklentisi yaratılmıştı. Leyla Güven henüz eyleminin 60’lı günlerindeyken yapılan bu görüşmeye karşılık taleplerinin karşılanmadığını vurgulayarak, eylemine devam edeceğini açıklamıştı. Eylemin taleplerini “Bizim talebimiz başından beri çok nettir.

İnsanlık suçu olan bu tecridin kalkması, Sayın Öcalan’ın ailesi, avukatları, siyasi heyetlerle görüşebilmesi, demokratik çözümün, kalıcı barışın sağlanması için çabalarını, görüşlerini sürdüreceği koşulların oluşturulması olarak belirledik.

Dolayısıyla kimse bizden bu görüşme ile eylemi, grevi sonlandırmamızı beklemesin. Taleplerimiz yasa dışı değil meşrudur” sözleriyle bir kez daha yineleyerek eylemine devam etti ve direnişi yüzüncü gününü aşmış durumda.

 

Direniş dışarıda da devam ediyor

Hem 15 dakika ile sınırlı tutulan bu görüşme hem de aylardır milletvekili seçilmesine rağmen tahliye edilmezken; Leyla Güven’in açlık grevinin kritik aşamasındayken tahliye edilmesi, devletin direnişi kırma çabasını gösteriyor.

Leyla Güven’in başlattığı ardından birçok hapishanede yüzlerce tutsağın dahil olarak büyüttüğü açlık grevi eylemini kırmak için devletin talepleri karşılıyormuş gibi yaptığı ortadadır.

Ancak bu çabanın boşuna olduğunu, talepleri karşılıyormuş gibi yapmanın direnişi kıramayacağını, yüzlerce tutsağın dahil olarak büyüttüğü direnişin taleplerinin muğlaklaştırılamayacağını; Leyla Güven, direnişi hapishanelerin dışına taşıyarak devletin direnişi kırma yönlü attığı adımları boşa çıkaracaklarını ifade etmiş oldu.

“Devlet adım atıp, İmralı’ya siyasi bir heyet ve avukatları göndermek yerine, daha önce tahliyemi engellediği gibi bu defa benim tahliye edilmem için resmen mahkeme heyetine talimat vermiştir.

Onlar zannetmiştir ki; ben dışarı çıkınca bu eylem bitecek. Ben buradan açıkça söylüyorum; Kürt halkına, bütün dünya halklarına bu eylem Sayın Öcalan üzerindeki bütün tecrit uygulamaları kalkmayana kadar asla sona ermeyecektir. Ben dışarıda arkadaşlarım içeride bu eylemi sürdüreceğiz.

Biz kendi gücümüze inanıyoruz, hiç bir egemenin insafına muhtaç değiliz. Biz kendi irademizle, kendi özgür benliğimizle bunu başlattık ancak kendi irademizle sonlandırırız. Onların dayatmaları ile bu mümkün değil.”

Leyla Güven’in tahliyesiyle birlikte direnişi dışarı taşımasının ardından HDP’nin, Leyla Güven ve açlık grevi eylemlerine destek olmak amacıyla 31 Ocak’ta başlattığı nöbet eylemi de devam ediyor. Eylemlerde hapishanelerde açlık grevi eylemini sürdüren tutsakların hikayeleri anlatılıyor ve Leyla Güven’de nöbet eylemlerine katılanlara ve ziyaretçilerine evinden mesajlarını ileterek eylemlere dahil oluyor. Devlet bu eylemlere katılanlara da TOMA’larla zırhlı araçlarla saldırıyor.

Açlık grevine destek büyürken Leyla Güven’in sağlık durumu da ciddileşiyor.

Sağlık durumu her geçen gün kötüye giden Güven’in, tansiyonu çok düşük, çok halsiz ve ciddi uyku problemi yaşadığını belirtiyor. Sıvı alımında zorlandığı ve mide krampları yaşadığı, ışığa ve kokuya karşı hassasiyeti artan Güven, destek almadan yürüyemiyor. Güven, şimdiye kadar yaklaşık 12 kilo kaybetti.

Güven’de kas ağrılarının başlamasının nedenlerine dikkat çeken sağlıkçılar, “Açlık grevlerinde ilk dönemlerdeki kilo kaybı dokuların enerji ihtiyacına göre vücutta önce karbonhidratlar, daha sonra yağ yakımı sonucu olur.

Açlık grevi süresinin uzamasıyla beraber kaslardaki protein yakımı ile devam eder. Sayın Leyla Güven’in açlık grevinin 89’uncu gününe girmiş olması ve beraberinde gelişen kas ağrıları, kaslardaki protein yakımına başlandığının, bunun da sağlık durumu ile ilgili tablonun ani bir şekilde değişebileceği ve istenmeyen bir durumun söz konusu olabileceğini bize gösteriyor” dedi.

Direnişin 98. gününde sağlık durumunun ağırlaşması üzerine Leyla Güven hastaneye kaldırıldı. Sağlık durumu ciddileşse de Leyla Güven her fırsatta talepleri karşılanıncaya dek eylemini sürdüreceğini tekrarlıyor ve “eylemin başarısını halk ile kutlamak istiyorum” diyor.

Bir ÖG okuru

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu