GüncelManşet

HDK’den 2 Temmuz etkinliği; “Sivas İçin Adalet Herkes İçin Adalet”

İstanbul:  Halkların Demokratik Kongresi (HDK) İstanbul İl Meclisi, Abbasağa Parkı’nda Sivas Katliamı anması gerçekleştirdi.

“Sivas için adalet herkes için adalet” şiarıyla HDK İstanbul İl Meclisi Abbasağa Parkı’nda “Sivas’ı unutmadık unutturmayacağız” diyerek, HDK Eş Genel Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Anti-Kapitalist Müslümanlar’ın sözcülerinden İhsan Eliaçık, 2 Temmuz Sivas Katliam’ında yaşamını yitiren şair Metin Altıok’un kızı ve CHP Milletvekili Zeynep Altıok,  Agos Gazetesi yazarı Patrak Estukyan’ın katılımı ile panel gerçekleştirildi.

Panel Sivas Katliamı’nda yitirilenlerin teker teker isimleri okunarak başladı. Ardandan bir dakikalık saygı duruşuna geçildi.

İlk sözü alan CHP milletvekili Zeynep Altıok, tarihe dönüm noktası olarak yazılacak zamanlarda olduğumuzu ifade ederek, radikal İslamcıların Alevilere dönük ve PSKAD’ne yönelik aydınlara saldırısının bilinçli ihmal olduğuna dikkat çekti. 500 kişiden 15 bin kişiye döndürülen bu katliamın asıl hedefi Alevilerin aydınlığa inanmış olmaları olduğunu kaydeden Altıok, Aleviler nezdinde aydınlanma hareketinin hedef alındığını belirtti. Altıok, Kindar ve dindar rejim yaratmak isteyenlerin ilk somut adımının Sivas Katliamı olduğunu vurguladı.

Adalet yürüyüşünde Sivas’a dair umut taşıdığını aktaran Altıok “Adalete dair umut taşıyorum” dedi.

2 Temmuz 35 kiloya düştü!

Altıok’un ardından sözü alan Agos Gazetesi yazarı Patrak Estukyan, Türkiye’de hâkim olan algının Ermenilerin buralı olmadığı olduğuna dikkat çeken, Estukyan “Bu durum bizim için çok yaralayıcı oluyor. Ermeniler burada şekillendi. Tarihçiler 4 bin yıl öncesine dayanıyor. Dolayısıyla bu ülkenin has insanı olarak böyle ötekileştirmek karşısında en iyi şekilde Hrant ifade ediyor: ‘Doğru bu ülkede gözümüz var çünkü bu ülke bizim de ülkemiz’ dedi.

IMG 9608Estukyan, “2 Temmuz’un 24’üncü yılı diyoruz bizim için 2 Temmuz o kadar canlı ki, 35 kiloya düştü bizim için 2 Temmuz. Nuriye ve Semih’den bahsediyorum, Semih gözlerimiz önünde eriyor. Onlarında yüreği ağzında baş edemeyerek hapsettiler” dedi.

Estukyan, Mücadelenin, direnişin her türlüsüne onay veildiğini ancak Ankara’dan İstanbul’a yürümenin yetmediğini daha güçlü bir mücadelenin gerektiğini belirtti. ”Kendi dudaklarımızı kanatmayalım, daha sıkı mücadele edelim. Nuriye ve Semih kendileri için mücadele buldular, birilerini fena halde zora sokuyorlar bize daha fazla daha şiddetlisi gerekiyor, size önerebileceğim bir reçete mi var hayır ama tek tek yaşadığımız bir acıdan hepimize düşen bir pay vardır. Hep beraber hepimizin tüm haksızlıklara ses vermek zorundayız.”  dedi.

“Cumhuriyet tarihinde adalet hiç bu kadar yer düşmedi!”

Antikapitalist Müslümanlar’ın temsilcisi yazar Profesör İhsan Eliaçık, adaleti savunduğunda herkes için ve tam olarak savunmanın gerektiğini vurguladı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç bu kadar adaletin yere düşmediğini kaydetti.

Müslüman, Sünni, Türk, Hanefi denilen konseptin resmi devlet konsepti olduğuna dikkat çeken Eliaçık,  500 yıldır devlete bu konseptin egemen olduğunu söyledi. Eliaçık, adaletsizliğin ve zihniyetin yıllardır değişmediğini söyleyerek konuşmasını sonlandırdı.

“Eşitlik olmadan adalet olmaz”

Eliaçık’ın ardından sözü alan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit, “Sivas Katliamı’nda yaşamını yitirilenlerin şahsında, tüm katliamlarda yitirdiklerimizi anıyorum.  10. yılında Kürt siyasetçi Orhan Doğan’ı da saygıyla anarak başlamak istiyorum” diyerek başladı sözlerine.

Bu ülkenin mayasını İttihat ve Terakki zihniyeti oluşturduğuna işaret eden Gülistan katliamın yaşandığı gün o gün orada söyleyen Cumhuriyet burada kuruldu burada yıkılacak sözü, Alevi aydınların şahsında gerçekleştirilmek istenmesinin çok özel bir mesaj olduğuna işaret etti.

Saldırının yeni yaşam düşüncesine doğru olduğunu belirten Gülistan, “Adalet Yürüyüşüne” dair değerlendirmelerde bulunarak, “Sokağın adres olması, meclis bir simge bile değildir şuan, ana muhalefet partisinin bunu görmüş olması çok önemlidir. Eşitlik olmadan adalet olmaz. Eşitliğin olmadığı yerde söylenen her söz ne yazık ki çok geri kalıyor. Eşit demokratik bir Türkiye için herkesin adalet mücadelesini heybesine koyabileceği bir yürüyüş olması gerektiğinden bahsediyoruz.” dedi.

Panel soru cevap kısmının ardından Ayfer Düztaş’ın Alevi deyişlerini okumasıyla son buldu.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu