H.Merkezi: Kristal-İş Sendikası’nın 24 Mayıs’taki grev kararı “milli güvenliği bozucu nitelikte görüldüğünden” gerekçesi ile yasaklanmıştı. Bakanlar Kurulu kararıyla, Kristal-İş Sendikası tarafından Trakya Cam AŞ, Paşabahçe Cam AŞ, Anadolu Cam Elyaf AŞ, Anadolu Cam Yenişehir AŞ, Trakya Yenişehir Cam AŞ ve Şişecam Otomotiv AŞ ile bunlara bağlı işyerlerinde aldığı grev kararı, milli güvenliği bozucu nitelikte görüldüğünden 60 gün süreyle yasaklandı.
Şişecam işçileri ise greve çıkacaklarını 24 Mayıs günü Eskişehir, Bursa, Trakya ve Mersin’de fabrikalarda üretimi durdurarak grev yasaklarını protesto etti.
Şişecam’a bağlı fabrikalarda aldığı grev kararı yasaklanmasının ardından Şişecam işçileri grev yasağını protesto etmek için fabrikalarda her vardiyada bir saat üretimi durdurdu.
AKP iktidarı bu kez de aynı gerekçe ile Kristal-İş Sendikası grevini yasakladı ancak 6 bine yakın Şişecam işçisi dün greve çıkamayınca fabrikalarda vardiyalarda üretimi bir saat durdurarak işçiler, fabrikalarda eylemlere başladı. Her fabrikada en az iki vardiya 24 Mayıs günü işyerini terk etmedi.
Eskişehir Şişecam fabrikasında Kristal İş üyesi işçiler 24 Mayıs sabah vardiyasında fabrikaya girmeden önce fabrika önünde açıklama yaptı.
Açıklamayı okuyan Kristal İş Eskişehir Şube Başkanı Erdal Akyazı aslında bugün grev hakkını kullanıyor olacaklarını hatırlatarak, “Her grevimizde olduğu gibi AKP hükümeti cam işçisinin grev hakkını Bakanlar Kurulu kararı ile yasaklamıştır” dedi.
Şişecam işvereninin de işçinin hakkını vermek yerine hükümet kararnamesinin arkasına saklandığını söyleyen Akyazı, Anayasa Mahkemesinin hak gaspı dediği bir yasağa anlam veremediklerini belirtti. Hükümete derhal bu kararnameyi iptal etme çağrısı yapan Akyazı “Hak gasplarının, hukuk tanımazlığın, patron seviciliğin uzlaşmazlığı artırdığı” belirtti.
Mesaisi biten vardiyalar fabrikadan ayrılmıyor. Diğer taraftan grev yasağına tepki gösteren Deriteks ise “Grev Haktır, Engellenemez!” diyerek bir açıklama yaptı.
“Deriteks “Grev Haktır, Engellenemez”
“Toplu Sözleşme sistematiğinin en önemli bileşeni grev hakkıdır. Grev sadece uygulanmak üzere değil, grev çıkılmadan önce tarafları anlaşmaya iten önemli bir işlevselliği bulunmaktadır” diyen Deriteks Toplu iş sözleşmelerinin sistematiği grev esasına göre düzenlendiğine dikkat çekti.
Sistematikte grevin yasaklanmasının ise toplu iş sözleşmelerine zarar verdiğini, grevlerin uygulanabilir ve etkin olmadığı durumlarda toplu iş sözleşmelerinden “işverenlerin” anlaşma yolunu tercih etmesi ise beklenemez bir durum olduğunu belirten Deriteks açıklamasında, “Grev hakkı sadece uygulanma aşamasında değil, varlığı caydırıcı bir unsurdur. Ancak cam işçilerinin toplu iş sözleşmesi ile haklarını geliştirmek ve taleplerini kabul ettirebilmek için barışçıl çabalarını hiçe saymayı alışkanlık haline getiren şişecam işverenleri için grev caydırıcı bir unsur olmaktan çıkmıştır” dedi.
“Grev bir hak olmaktan fiilen çıkarılmıştır”
Deriteks, “İşçilerinin emeği ile her yıl kar üstüne kar eden Şişecam toplu sözleşmelerde işçilerin taleplerine duyarsız ve sorumsuzca hareket etmektedir. Cam işçilerinin haklı ve meşru taleplerini hayata geçirmek için grevi kullanmak istemelerine karşı engellenme girişimi kabul edilemezdir. Cam işçisinin emeğinin hakkı çalınmak istenmiştir.
Daha önce de bilindiği üzere Grev “erteleme” adı altında, yasaklarla karşılaşmıştır. Grev yasaklarının sistematik bir hal aldığı görülürken, grev bir hak olmaktan fiilen çıkarılmıştır. Her grevin aynı mantıkla siyasi iktidar tarafından engellenmesi açıkça grevin yasaklanması anlamına gelmektedir.
Sendikamız cam işçilerinin ve Kristal-İş Sendikasının yanındadır. Grev engellemelerine karşı cam işçilerinin haklı mücadelesinin yanında olmaya devam edeceğiz.
Grev haktır, engellenemez!”
